Genel Başkan Abdurrahman Kaan, Türkiye’deki hayvancılık sektörü ve ülkemizin ekonomik durumuna ilişkin Türkiye Gazetesi'ne değerlendirmelerde bulundu.
Enflasyon “baz etkisiyle” de olsa tek haneye düşmesine rağmen; tüketici, aylardır süregelen fiyat artışları sebebiyle hayat pahalılığını ciddi anlamda hissediyor. Son olarak geçtiğimiz hafta çiğ süt fiyatlarına yüzde 15 zam geldi. Litre fiyatı 2 TL’den, 2,30 TL’ye yükseldi. Konuyu, süt ürünleri sektöründe 40 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan ile konuştuk. “Bizde mera çok ama yem üretimi yetersiz” diyen Kaan, “Bu fiyat artışları, süt hayvancılığının en büyük ithal girdilerinden olan yeme, daha fazla önem vermemizi gerektiriyor. Mısır, soya, küspe gibi alanlarda ciddi ithalatımız var. Dövizdeki her oynama, hemen yansıyor. Bu anlamda meraların ıslahı çok önemli. Bizim de MÜSİAD olarak bu konuda Tarım Bakanlığı ve TKDK ile birlikte örnek iş birliği projelerimiz mevcut. Şimdi yemciler de hemen zam yapacak. Köylü yine kâr etmeyecek. Bunun sürdürülebilirliği yok. Enflasyonla mücadeleyi konuşuyorsak, yemin Türkiye’de üretimi konusunda makro ve doğru bir programlama yapmalıyız. Yani yemi burada üretmek zorundayız. Yoksa ithal yem ile, maliyetlerimiz yüksek seyretmeye devam edecek. Bugün Fransa 23 milyon ton süt üretir, bunun yüzde 40’ı kadar süt ürünü ihraç eder. Bizim ihracatımız şu anda yüzde 1-1,5 civarında süt ürünlerinde... Bu alanda ihracatı düşünerek de hareket etmiyoruz. Bitkisel üretimi Türkiye’de artırırsak, hayvan yemini burada temin edersek bu konuda dönüşümü sağlarız” dedi.
Dünyadan Pahalı
Süt zammının aralık ayı gibi süt ürünlerine yansıyacağını belirten Kaan “Aynen yansıtamıyoruz, peynirde yüzde 10-11 gibi ancak olur. Bizim için de sıkıntılı. Eski fiyatla mal talebi olacaktır. Çünkü sözleşmelerimiz var. 2017 başında süt 1 TL idi. En son 2 TL oldu ve üstüne yüzde 15 daha geldi. Türkiye’de son oluşan fiyat, dünya ortalamasının üzerine çıkmış durumda. Avrupa’da 35 sent, bizde 42 sent!.. Üstelik onların sütü daha kaliteli. Bunun haricinde elektriğe gelen zam yüzde 130 ve artı yüzde 15... Asgari ücret 980 TL idi, şimdi 2.020 TL, sene başında yine artacak. İnsanlarımızın sağlıklı beslenebilmesi için bu konu çok önemli. Et ve süt, bağışıklık sistemini güçlendiren gıdalar. Biz ise bitkisel ve unlu mamul ağırlıklı besleniyoruz. Bu sefer hastalıklarımız artıyor” diye konuştu.
Gerçekçi Olup Değişmeliyiz
Dünyada hızlı bir dönüşüm yaşandığını vurgulayan Abdurrahman Kaan “1990’da AB’nin dünya ticaretindeki payı yüzde 30’du, geçen sene yüzde 22... ABD 20-21’lerde kendini koruyor. Çin, yüzde 2’den yüzde 16’ya çıkmış. Diğerlerinden almış. Uluslararası ticaret böyle değişirken, biz seyredemeyiz. Şu anda odalarımız, borsalarımız var. Ama bakıyoruz, aynı standartlarla gidiyoruz, bir yere varamayız böyle. Gerçekçi olmak zorundayız. İş dünyası kendisini tazelemeli. Üretimi artırmazsak, gücümüz de artmaz” dedi.
94 Ülkede Lobi Gibi Çalışıyoruz
Türkiye’de ilçelerle birlikte 87 yerde, dünya genelinde ise 94 ülke ve 224 noktada bulunduklarını belirten Kaan, şunları söyledi: Her yerden mikrobilgiyi alıyoruz. Saha bilgisi elinizde bulunduğu zaman, geleceği daha isabetli programlayabilirsiniz. Buna göre doğru kararlar alıyoruz. Ülkelerdeki arkadaşlarımız, oranın vatandaşı gibi çalışarak lobicilik yapıyorlar. Cumhurbaşkanı’mızın G. Afrika programını da bizim temsilcimiz, elçilikle birlikte organize etti. Çünkü arkadaşlarımız oradalar. Bunları görev biliriz.